Konya Bilim Merkezi BilimUp

Beynimizdeki Uyum Odaklanmamızı Sağlıyor

Beyza Doğan
5 dk
681

Arkadaşlarımızla sohbet ederken birçoğumuzun aklına birlikte geçirdiğimiz anılarımız gelmiştir ya da yolda yürürken burnumuza gelen o tanıdık koku hissini hepimiz zaman zaman yaşamışızdır. Sizce beynimiz bunları nasıl anımsıyor ya da anımsamayı düşünüyor?

Beyin, işleyiş mekanizmasının oldukça karmaşık olması nedeniyle insanlık için her zaman büyük bir gizem olmuştur. Beyinde duyusal bellek, geçici bellek ve kalıcı bellek gibi çok sayıda bellek yani hafıza bulunduğu bilinir. Beynin bölümleri her zaman birbiri ile bağlantılı şekilde çalışır. Etrafımızda fark ettiğimiz fiziksel hareketler ya da duyduğumuz sesler ilk olarak çalışma belleğimiz tarafından algılanır. Bu bellek beynimizin ön bölümünde yer alır. Çalışma belleğimiz uyarıyı alır ve kodlama yapar. Çalışma belleği, tıpkı bilgisayardaki geçici depolama alanı olan RAM gibi düşünülebilir.

Çalışma Belleğimiz Nasıl Çalışır?

Çalışma belleğimiz belli bir kapasiteye sahiptir. Aynı anda az sayıda bilgi saklar ve sakladığı bilgiyi sadece birkaç saniye/dakika tutabilir. Ezbere bilmediğimiz bir telefon numarasını aklımızda tutmaya çalışırken sarf ettiğimiz çaba, çalışma belleğimizden kaynaklanır.

Çalışma belleğimiz sakladığı bilgileri kalıcı hafızamıza aktarır. Aktarılan bilginin kullanılması gerekirse yine çalışma belleğimiz devreye girer. Bilgi, kalıcı hafızadan çıkarılır ve tekrar hatırlanması sağlanır. Böylece çocukluk anılarımızı ya da okulda öğrendiğimiz bilgilerimizi üzerinden yıllar geçse bile hatırlayabiliriz. Çalışma belleğindeki bir sorun da dün akşam yemeğinde ne yediğimizi bile unutmamıza sebep olur.

Beynimizdeki Birlikten Kuvvet Doğuyor

Çalışma belleğinde bulunan nöronlar bilgiye odaklanmak için eş zamanlı olarak birlikte çalışmak zorundadır. Bu durum Lundqvist’ın laboratuvarda yaptığı bir deney sayesinde daha net şekilde anlaşılmıştır. Deneyde katılımcı olarak insanlar ve hayvanlar seçilmiş ve çeşitli hafıza oyunları oynatılmıştır. Oyunlar sırasında nöronların aktivitesi ölçülmüş ve karşılaştırılmıştır. Oyunlar oynanırken beyindeki aktivite değişkenliği giderek azalma göstermiştir. Bu nedenle sinir bilimciler beynimizin bir olaya odaklanması için nöronların aktivite değişkenliğinin mümkün olduğunca az olması gerektiği belirtmişlerdir. Nöron aktivitesindeki değişkenlikler ne kadar az ise nöronlar birbirleriyle o kadar uyumlu çalışıyor demektir. Yani, katılımcı nöronların uyum süresi ne kadar uzunsa, odaklanma süremiz o kadar artar.

Sinir hücreleri elektrokimyasal sinyaller üreterek birbirleri ile iletişim kurar. Bu sinyaller ile alfa, beta, gama gibi dalgaların yayılmasına neden olur. Her dalga farklı anda ortaya çıkar. Gama dalgaları, beynin bellek kapasitesinin en iyi ve algılama düzeyinin en yüksek olduğu anda oluşur. Beyin bu sayede yüksek algılama özelliğinin yanı sıra çevresindeki kokuları, görselleri, tatma ve dokunma gibi duyuları daha iyi fark eder.

Yayılan Farklı Dalgalar Odaklanmamızı Etkiliyor

Lundqvist ve arkadaşları, beynin çalışma belleğinin bir bilgiyi işleme anında yaydığı gama dalgalarının ve diğer dalgaların değişiklik gösterip göstermediğini merak etmiş ve bunun hakkında deneyler yapmıştır. Bu deneylerde, maymunlar farklı renklerdeki karelerin yerinin ve renginin hatırlanması gibi hafızaya yönelik çeşitli oyunları oynamıştır. Oyun esnasında maymunların çalışma belleğinde oluşan dalgaların değişimi gözlemlenmiştir. Gözlemler sonucu tüm dalgaların miktarlarında artış görülmüştür. Maymunlar oyunda ilerledikçe dalgaların yüksekliği artmıştır. Bilim insanları, yükselen dalgaların sebebinin oynanan hafıza oyunu ile ilgili olduğunu görmüşlerdir. Bunun yanında, gama dalgalarının, diğer tüm dalgalarla uyumlu olduğu ve yükseldiği görülmüştür. Yani tüm dalgalar birbirleri ile uyumlu çalışmaktadır.

Her an yaptığımız ve çok basit gibi görünen odaklanma aslında bir o kadar karmaşık bir olaydır. Beynin bölümlerinin ve bilginin işlenmesi sırasında oluşan işleyiş mekanizması hala kesin bir şekilde keşfedilememiştir ve ileri ki yıllar için de beyin ve sinir biliminin büyük bir öneme sahip olduğu açıktır.


Kaynakça

  1. Brem AK, Ran K, Pascual-Leone A. Learning and memory. Handb Clin Neurol. 2013;116:693–737.
  2. Norris D. Short-term memory and long-term memory are still different. Psychol Bull. 2017;143(9):992–1009.
  3. Neylan, T. C. (1999). Frontal Lobe Function: Mr. Phineas Gage’s Famous Injury. The Journal of Neuropsychiatry and Clinical Neurosciences.
  4. https://www.youtube.com/watch?v=HszXKZO_H18 
  5. https://www.sciencedaily.com/releases/2022/09/220906114210.htm 
  6. Lundqvist, M., Rose, J., Brincat, S. L., Warden, M. R., Buschman, T. J., Herman, P., & Miller, E. K. (2022). Reduced variability of bursting activity during working memory. Scientific reports, 12(1), 15050.
Benzer Makaleler
Ya Beynimizin %100’ünü Kullanabilseydik?
Bilinenden Farklı Bir Gürültü: Beyaz Gürültü
Önyargı Ve Algı Nedir? Önyargının Nedenleri
Hyaluronik Asit Cildi Nasıl Nemlendirir?
Çok Yemek Yemek Neden Uyku Getirir?
Yağmur Neden İnsanların Uykusunu Getirir? Yağmurun Uyku Üzerindeki Etkisi
Tunç Çağında Kullanılan Hançerlerin Asıl İşlevi Ortaya Çıktı
Evrende Yalnız Olup Olmadığımıza Dair Bir Denklem: Drake Denklemi
“E-nose” Elektronik Burun
Depremin Ne Zaman Olacağını Neden Tahmin Edemiyoruz?
ANASAYFA
RASTGELE
KATEGORİLER
POPÜLER
EN YENİLER