Konya Bilim Merkezi BilimUp
 / 

Korkunun Kokusunu Alabilir Miyiz?

İlknur İyigökler
6 dk
3837

Yapılan çoğu araştırma, tehdit edildiğinde birçok hayvanın kendi türlerinin üyelerine bir uyarı sinyali olarak kimyasallar salgıladığını göstermektedir. Ayrıca onların da bu kimyasalları koklayarak sinyallere tepki verdiğini ve harekete geçtiğini ifade etmiştir. Peki, insanlar korku durumunda nasıl tepki veriyor?


Korkunun Kokusu Var Mıdır?

Evet, korkunun bir kokusu vardır. Yapılan araştırmalar; insanların sadece görerek, işiterek ve dokunarak değil, koku yoluyla da korkusunu ifade ettiğini göstermektedir. 2009 yılında, Alman araştırmacılardan oluşan bir ekip, iki öğrenci grubundan ter toplamıştır; ter grubunun ilki bisiklet üzerinde egzersiz yapan insanlardan alınmıştır, diğeri ise sözlü sunum yapmayı bekleyen stresli öğrencilerden alınmıştır.

Modifiye oksijen maskeleri takan üçüncü bir öğrenci grubu, daha sonra iki grubun teriyle kokulandırılmış havayı koklamıştır. Sonrasında bu gruba hem bazı sorular yönlendirilmiş, hem de fMRI tarayıcılarında beyin aktiviteleri ölçülmüştür. Öğrencilere ne kokladıkları sorulduğunda, çoğunda kokuyu bile fark etmediklerini söylemişlerdir. Bir koku aldıklarını fark ettiklerinde ise, iki grubun terinin arasındaki farkı anlayamadıklarını ve her ikisinin de düşük yoğunluklu, yabancı ve kendi duyguları üzerinde hiçbir etkisi olmayan kokular olduğunu tarif etmişlerdir.

Bu cevaplara rağmen fMRI da ölçülen beyin taramaları farklı bir sonuç göstermiştir. Öğrenciler, stresli bir şekilde sınavlarını bekleyenlerin terini kokladıktan sonra beynin, duygusal durumlarda sosyal sinyalleri işleme ile ilgili alanlarında artan aktivite gözlemlenmiştir. Egzersizden elde edilen ter ise aynı aktivasyonlara neden olmamıştır. Bu durum gergin öğrencilerin terinin, korku ve gerginlik durumunda bir tür farklı kimyasal salgılandığını göstermiştir ve bu kimyasal sinyallerin koku alıcıların beyinlerinde bir yanıtı tetiklediği öne sürülmüştür.

Korku Bulaşıcı Mıdır?

Siz farkında olmasanız bile korkunun kokusu alındığında son derece bulaşıcıdır. Korkan bir insanın yanındaysanız, ne kadar cesur olursanız olun siz de korkmaya başlarsınız. New York’taki Stony Brook Üniversitesi tarafından yayınlanmış bir araştırma, korktuğumuz zaman terlediğimizi, terimizin içinde de çeşitli feromonların olduğunu gösteriyor. Bu feromonlar, beyin tarafından yalnızca korktuğumuz zaman salgılanıyor. Çoğu insanın koku alma duyusu feromonları algılayabilecek düzeyde değil, ancak beyniniz bunlara dair kimyasal sinyalleri algılıyor. Bu nedenle, siz farkında olmasanız dahi kendiniz de aynı feromonları salgılamaya başlıyorsunuz.


Örneğin bir uçakta, aniden korkmaya başlayan bir kişi çevresindekilerin de korkmasına neden olabiliyor ya da film izlerken normalde korkmayacağınız bir sahneden yanınızdaki kişi korktuğunda siz de aynı duyguyu yaşamaya başlıyorsunuz.

Korkuların Sınıflandırılması

Korkudan korkuya fark vardır. Bundan dolayı korku bozuklukları, tıbbi açıdan üç büyük gruba ayrılmaktadır.

Genel Korku Bozukluğu: Herhangi bir olguya bağlı olmayan korku türüdür. Korku belirtilerinin en az birkaç hafta boyunca devamlı ortaya çıktığı hallerde, genel korku bozukluğundan söz edilir. Bu bozukluğun en önemli belirtiler arasında şu haller de bulunmaktadır: Kaygı hali (heyecanlı olma, belli bir olguya konsantre olmada zorlanma), motorik gerginlik (örneğin titreme, kaslarda gerginlik hissetme, sakin olamama), aşırı vejetatif (kontrol dışı) reaksiyonlar (örneğin terleme, baş dönmesi).

Panik bozukluk: Panik ataklara sebep olan korku halidir. Alan korkusu (agorafobi) ile veya tek başına seyredebilir.

Fobik bozukluk: Belli bir nesneye ve duruma bağlı olarak gelişen bozukluktur. Objeye bağlı fobi örneğin; örümcek, yılan veya ateş gibi belli bir nesneye bağlı olarak ortaya çıkan bir korku halidir.

Korkuyu Nasıl Yeneriz?

Sizi korkutan şey ne olursa olsun, korkularınızla başa çıkmanıza yardımcı olacak bazı yollar vardır.

Ara verin: Korkuyla dolup taştığınızda net bir şekilde düşünmek imkansızdır. Yapılacak ilk şey, fiziksel olarak sakinleşmek için mola vermektir. Yürümek, çay içmek ya da duş almak sizi endişelerinizden uzaklaştırabilir.

Derin nefes alın: Korku anında paniklerseniz, paniğinizin farkında olarak derin nefes almak sizi rahatlatacaktır. Amaç, zihnin panikle başa çıkmaya alışmasına yardımcı olmaktır.


Korkularınızla yüzleşin: Korkulardan kaçınmak onları sadece daha korkutucu yapar. Korkunuz ne olursa olsun, onunla yüzleşirseniz korkularınızın azaldığını farkedeceksiniz.

En kötüsünü hayal edin: Korkunuzun gerçekleşmesi halinde olabilecek en kötü senaryoyu hayal edin ve olabilecekleri gözünüzde canlandırın. Sonra da bu durumla nasıl başa çıkacağınızı düşünün. Böylece korkunuzun en kötü sonuçlarıyla yüzleşerek bilinmeyenleri ortadan kaldırmış ve korkunuzun sürekli olmadığını mutlaka bir sonunun olduğunu anlamış olursunuz.

Korkularınızın farkında olun: Korkunuzun gerçekten var olan bir tehlike ya da tehditten kaynaklanmadığını, yalnızca sizin düşüncelerinizden kaynaklandığının, bu nedenle de gerçek olmadığının farkında olun.

Korkularınızı analiz edin: Yaptığınız korku listesinde korkularınızın yanlarına neden, ne zaman, hangi koşulda ortaya çıktıklarını yazın. Yazdıklarınızı birkaç kez okuyup üzerinde düşünün. Korkularınızın neler olduğunu ve nedenlerini kafanızda iyice netleştirmeniz onlardan kurtulma yolunda atacağınız önemli bir adımdır.

Korkularınız hakkında konuşun: Korkularınızı sesli olarak dile getirerek başkalarıyla paylaştığınızda onlara aşina olmaya başlarsınız. Böylece zihninizde korkularınızla ilgili yarattığınız korkunç imgelerin etkisi azalarak korkularınız yenilmez birer dev olmaktan çıkar.

Korkularınıza karşı harekete geçin: Korkularınızı ortadan kaldırmak için kendinizde ve hayatınızda neleri değiştirebileceğinizi belirleyin. Her korkunun arkasında bir istek vardır, örneğin ölüm korkusunun arkasında yaşama isteği vardır.

Mutlu bir yer hayal edin: Gözlerinizi kapatarak için bir dakikanızı ayırın ve güvenli ve sakin bir yer hayal edin. Bu sizi rahatlatacak ve olumlu duygular hissetmenizi sağlayacaktır.

Konuşma terapileri: Danışmanlık veya Bilişsel Davranış Terapisi (CBT) gibi konuşma terapileri korkular için çözüm olabilir.

İlaç tedavisi: İlaç tedavileri, kaygı sorunlarının kökenine bakmak yerine kısa süreli yardım sağlamak için kullanılır. İlaçlar, diğer tedaviler veya desteklerle birleştirildiğinde daha yararlı olabilir.

Sonuçlar, diğer hayvanlar gibi duygusal durumlarımız hakkında birbirimize bilgi vermek için terimize ve belki de başka bir yere gömülü kimyasal sinyalleri de kullanabileceğimizi göstermektedir. Ancak insanlarda “kemosinyallere” tepki olarak davranışsal ve fizyolojik değişiklikler olduğuna dair çok sayıda kanıt olsa da, hiç kimse bu tepkileri tetikleyen kimyasalların ne olduğunu ve insanların bunları nasıl tespit ettiğini henüz çözemedi.


Kaynakça
  1. Zhou et al. Fear-Related Chemosignals Modulate Recognition of Fear in Ambiguous Facial Expressions. Psychological Science, 2009; 20 (2): 177 DOI: 10.1111/j.1467-9280.2009.02263.x
  2. Rice University. (2009, March 8). Humans Can Sense 'Smell Of Fear' In Sweat, Psychologist Says. ScienceDaily. Retrieved May 7, 2023 from www.sciencedaily.com/releases/2009/03/090306142536.htm 
  3. https://reallifecounseling.us/overcome-fear-and-anxiety/  
Benzer Makaleler
Mor Yiyeceklerin Mucizesi: Antosiyanin
Bilinenin Aksine Tuzlu Yiyecekler  Susatmıyor, Acıktırıyor
Çok Düşününce Neden Çok İş Yapmış Gibi Yoruluruz?
2022 Bilimin En'leri
Bebeklere Bal Yedirmek Zararlı mı?
2022’ye Bilim Kurgu Hissi Veren  Biyomedikal Gelişmeler
Yeni Doğan Bebekler Neden Güzel Kokuyor?
Sadece Patates Yiyerek Yaşayabilir miyiz?
Fallara İnanır Mısınız? Forer Barnum Etkisi
Kalori Nedir? Neden Kalori Hesaplarız?
ANASAYFA
RASTGELE
KATEGORİLER
POPÜLER
EN YENİLER