Sıcak yaz günlerinde birçoğumuzun vazgeçilmez meyvesi olan sulu ve soğuk karpuz, manav reyonlarında birçok farklı türde karşımıza çıkar. Bunlar arasında çok tercih edilenlerden biri de çekirdeksiz karpuzdur. Meyvelerin çekirdeklerinin o bitkinin tohumu olduğunu ve yeniden o meyveyi üretmek için kullanıldığını hepimiz biliyoruz. Tohumların bir bitkinin kendi varlığını sürdürme yolu olduğunu düşünmemiz öğretildiği için, çekirdeksiz karpuzların doğa kanunlarına aykırı olduğu düşünülebilmektedir. Gerçekten öyle mi? Çekirdekleri yani tohumları yoksa bu çekirdeksiz karpuzlar nereden geliyor, nasıl üretiliyor?
Çekirdeksiz karpuzlar üzerine konuşmadan önce biraz karpuzdan bahsedelim. Karpuz, bilimsel adı Citrullus lanatus olan tropik ve Afrika'nın sıcak iklimlerinden gelen salatalık ailesinin bir üyesidir. Kâşif David Livingston'ın onları Orta Afrika'da yabani olarak büyüdüğünü bulduğu 1860'lara kadar karpuzun kökenlerinin Çin'e dayandığı düşünülüyordu.
Pek çok insan, son yıllarda manav ve pazarlarda birdenbire ortaya çıkan çekirdeksiz karpuzları modern bilimsel teknolojinin bir harikası olarak görüyor. Ulusal Karpuz Tanıtım Kurulu için yapılan bir ankete göre de insanların %60'ından fazlası bu çekirdeksiz karpuzu tercih ediyor. Bu tercihin altında yatan sebep çekirdeksiz karpuzların tamamen yemeye hazır ve belki de daha lezzetli olmasıdır.
Normal bir karpuz diploiddir yani iki çift (2n) kromozoma sahiptir. Çekirdeksiz karpuzlar ise triploid olup üç çift kromozoma (3n) sahiptir. Diğer bir deyişle diploid olan normal karpuzlar tipik bir karpuz yirmi iki kromozoma sahipken çekirdeksiz karpuz otuz üç kromozoma sahiptir. Çekirdeksiz olan, triploid kromozom sayısına sahip olan bu karpuzlar tohum oluşturamaz ve bu nedenle üreyemezler.
Tohum üretmeyen bir meyve ilk başta nasıl üretilmiş olabilir? Çekirdeksiz karpuz üretmek için kullanılan teknik, geleneksel bahçecilikte yaygın olan ve yıllardır bilinen bir tekniktir. Aslında tüm iş birbirinden farklı sayıda kromozom çiftine sahip olan iki ata karpuz bitkisinin çaprazlanmasıdır. İşin püf noktası, elde edilen hibrit bitkinin kısır olması için genetik olarak yeterince farklı olan iki karpuzu çaprazlamaktır. Hayvanlar aleminde buna en yakın benzetme katırdır. At ve eşek melezi olan katır güçlü ve uysaldır, ancak üreyemezler. Uyumlu olacak kadar benzer, ama aslında aynı olmayan iki gen setini (at ve eşek) çaprazlayarak, üreme organları kısır olan bir hayvan elde edilir.
Tohumları olmayan çekirdeksiz karpuz bitkisini üretebilmek için de farklı sayıda kromozom setine sahip olan karpuzlar gerekir. Genetik olarak neredeyse aynı ama tam olarak uyumlu olmayan iki tür karpuz elde etmenin püf noktası, bunlardan birindeki kromozom sayısını değiştirmektir. Bu amaçla 1937'den beri bitki bilimcileri, hücre bölünmesi sırasında kolşisin adı verilen bir kimyasalla bitkilerdeki kromozom sayısını ikiye katlayabilmektedirler. Doğada ara sıra kromozom çiftlenmesi meydana gelir, ancak kolşisin gibi kimyasallar bunun olma olasılığını büyük ölçüde artırır.
Kolşisin, binlerce yıldır gut için doğal bir ilaç olarak kullanılan sonbahar çiğdeminin doğal bir özüdür. Çift kromozomlu bitkiler genellikle daha büyük yapraklara ve çiçeklere sahiptir, bu nedenle kolşisin, 1940'lardan beri daha büyük çiçeklerle süs bitkileri üretmek için yaygın olarak kullanılmaktadır.
Colchium autumnale çiğdeminden elde edilen kolşisin bitkilerde kromozom sayısını ikiye katlamak için kullanılır.
Normal karpuzlar diploiddir, yani her hücrede kromozomlarının her birinin iki kopyasına sahiptirler ve toplamda 22 kromozomları vardır. Kolşisin tedavisi ile her bir kromozomun dört kopyasına yani her hücrede 44 kromozoma sahip bir tetraploid karpuz oluşturur. Hem diploid hem de tetraploid karpuzlar üreme açısından stabildir. Bu nedenle onlar ayrı ayrı çoğaltabilir ve gerçek çeşitler olarak korunabilir.
Bir tetraploid (44 kromozomlu) karpuz çiçeği, sıradan bir diploid (22 kromozomlu) karpuzun poleni ile tozlaştığında ortaya çıkan tohum her hücresinde 33 kromozom bulunan triploid bir bitki olacaktır. Tek sayıda kromozoma sahip bitkiler kısırdır, çünkü üreme sırasında kromozomların çiftler halinde eşleşmesi gerekir. Bu, triploid bitkilerin polen veya tohum yapamayacağı anlamına gelir. Böylece tozlaşan tetraploid çiçek sıradan görünümlü tohumlara sahip bir karpuza dönüşecek ve her tohum, büyüyebilen canlı bir bebek bitki içerecektir. Ancak tohumların içindeki yavru bitkiler çekirdeksiz karpuzlar olacaktır. Bu tohumları ekildiğinde, kendi tohumlarını üretemeyen karpuz bitkilerine dönüşeceklerdir. Tohumların olması gereken yerde küçük beyaz noktalar veya boşluklar oluşturacaktır.
Çaprazlama sonucunda elde edilen çekirdeksiz karpuz tohumu ekildiğinde yakınlarında normal karpuzlarda yetiştirilmesi gerekir. Çiçekler tozlaşmadıkça meyve oluşamaz ve çekirdeksiz bitkiler polen yapamaz. Bunu sağlamak için yakınlarda normal karpuz yetiştirmeniz gerekiyor. Polen, tohumları dölleyemese de çekirdeksiz çiçekleri bir meyve oluşturmaları için uyarır.
Çekirdeksiz karpuz yetiştirmek için bir tür kimyasal olan kolşisin ile müdahale yapıldığı doğru olsa da bu meyvelerin genetiğinin değiştirildiği anlamına gelmez. Çekirdeksiz karpuzlar, bir karpuz türünün diğer karpuzla ürediği ve polenlerin ya arılar ya da insanlar yardımıyla etrafa yayıldığı melezlemenin son ürünüdür. Melezleme bitki bilimcilerin, bahçıvanların, üreticilerin çokça kullandığı geleneksel bir yöntemdir. Bu yöntem ile elde edilen çekirdeksiz karpuzlar genetiği değiştirilmiş ürünler sınıfına alınamaz.
Çekirdeksiz karpuzların, çekirdekli karpuzlara göre daha yavan olduğunu düşünüyorsanız, yanılıyor olabilirsiniz. Tarladan yeni toplanmış çekirdekli ve çekirdeksiz karpuzlar arasında yapılan adil bir tat testinde triploidler yani çekirdeksiz karpuzlar daha lezzetli bulunmuştur. Triploid olan çekirdeksiz karpuzlar iki yerine üç set gen içerir. Bu nedenle tatlılığı, tadı ve dokuyu etkileyen herhangi bir genin ifade edilme olasılığı daha yüksektir.
Çoğu tohum şirketi, müşterilerine çekirdeksiz karpuz tohumu seçeneği sunar. Melezleme sonucu elde edilen bu tohumların çimlenmesinin yavaş olması ve üremeye yatkın bir bitki olmaması nedeniyle yetiştirilmesi sürecinde dikkate alınması gereken bazı hassas noktalar vardır. Bunlar birkaç ana başlıkta incelenebilir:
bilimUP Sosyal Medya Hesapları