Yunuslar, denizlerde ve okyanuslarda yaşayan, gülümsüyor gibi gözüken yüzleriyle tanınan sevimli canlılardır. Yüksek zekâları ve duygusal bağ kurma yetenekleriyle bilinirler. Her ne kadar insanlar tarafından sevilen canlılar olsalar da haklarında bilinmeyen çok fazla şey vardır. Peki, sevimli görünen bu canlılar hakkında gerçekten ne kadar şey biliyoruz?
Her yunus bir balinadır; ancak her balina bir yunus değildir. Yunuslar yüksek bilişsel fonksiyonlara sahip deniz memelileridir. Balinalar (Cetacea) takımının dişli balinalar (Odontoceti) alt takımı içindeki yunusgiller (Delphinidae) familyasında sınıflanırlar. Yaklaşık 40 farklı türleri bulunmakta olup, en yaygın olanları Bottlenose, Spinner, Orka ve Risso'nun yunusu gibi türlerdir. Yunuslar genellikle sıcak ve ılıman denizlerde yaygın olarak bulunurken, bazı türler soğuk sularda da yaşamayı tercih ederler. Bunlar arasında dağılımı en yaygın olanları Bottlenose ve Orka'dır; ancak, her bir türün özellikleri ve yaşam alanları türden türe değişkenlik gösterir.
Bottlenose (Afalina), yunusgiller familyasından dünyanın bütün okyanuslarında yaygın olan bir yunus türüdür. Bu yunus türü, zekâsı sebebiyle yunus akvaryumlarında en çok tutulan ve eğitilen yunus türüdür. Bu yüzden bütün dünyada yunus denildiği zaman insanların gözünde ilk başta bu türün görüntüsü canlanmaktadır.
Katil balina veya Orka olarak bilinen Orcinus orka türü deniz memelileri aslında yunustur. Kendileri aynı zamanda en büyük yunus türü olarak bilinirler. Cetacea alt takımındaki bütün memeliler de aslında balinadır. Yani teknik olarak yunuslar da Odontoceti taksonundaki dişli balinalardır. Dişli balinalara örnek olarak kaşalot (Physeter macrocephalus) veya beluga balinası (Delphinapterus leucas) verilebilir. Şöyle ifade edilebilir ki yunuslar, taksonomik olarak Cetacea alt takımındaki birer Odontoceti (dişli balina) üyesidir.
Yunusların fiziksel özellikleri, denizlerde aktif bir şekilde yaşamlarını sürdürebilmeleri için bir adaptasyon örneğidir. Uzun ve hızlı gövdeleri, su altında manevra yapma kabiliyetlerini artırarak avlanmalarını kolaylaştırır. Yan yüzgeçleri ve sırt yüzgeçleri, hareketlerini kontrol etmelerine ve dengelerini sağlamalarına yardımcı olur.
Yunusların burun kısmı, karakteristik uzun gaga yapısıyla ekolokasyon (biyolojik sonar) yeteneklerini destekler, yunusların çevrelerini detaylı bir şekilde haritalamasına ve avlarını tespit etmesine yardımcı olur.
Genellikle gri, mavi veya kahverengi renklerde olan derileri, pürüzsüz ve yağlı yapılarıyla su altında sürtünmeyi azaltarak yunusların hızlarını artırır. Bottlenose türü kısa aralıklarla yaklaşık 30 km/saat (18,5 mil/saat) hıza ulaşabilir ve sıradan yunuslardan daha da hızlıdır.
Yunusların boyutları, türe bağlı olarak değişiklik göstermekle birlikte Bottlenose yunusu gibi daha küçük türlerden Orka gibi daha büyük türlere kadar uzanır. En büyük yunus olan Orka'nın boyu 30 feet'in üzerine çıkabilir. En küçük yunus olan Maui yunusu ise sadece 1,5 metre uzunluğundadır.
Bottlenose yunuslar (şişe burunlular) biyolojik sonar yeteneklerini ustaca kullanarak avlarının izini sürer. Saniyede 1000 tıklama sesi çıkarabilirler. Bu sesler su altında bir nesneye çarpana kadar ilerler, nesneye çarptığı zaman yunusa doğru geri yansır. Bu yetenekleri sayesinde yunuslar; hedeflerinin yerini, büyüklüğünü ve şeklini anlayabilirler.
Yunuslar genelde dipte dolaşan balıklarla beslenirler ama aynı zamanda karides ve kalamar da tüketirler. Bu zeki canlıların bazen de artıklardan beslenmek amacıyla balıkçı teknelerini takip ettikleri görülür.
Yunuslar, zeki ve sosyal hayvanlar olarak tanınırlar ve çeşitli karmaşık davranışlar sergilerler. Bu davranışlar arasında sosyal etkileşimler önemli bir yer tutar; yunuslar genellikle sürü halinde yaşar ve aralarındaki iletişim, sesler, jestler ve dokunma gibi çeşitli yollarla gerçekleşir.
Ayrıca, yunuslar oyun ve eğlenceyi severler ve birbirleriyle oyunlar aracılığıyla sosyalleşirler. Bu aktiviteler arasında sürü içinde birlikte yüzme, top gibi nesnelerle oynama ve su altında akrobatik hareketler yapma bulunur. Avlanma, yunusların diğer önemli davranışlarındandır. Ayrıca, yunuslar öğrenmeye ve eğitime yatkındırlar. Deniz parklarında ve araştırma tesislerinde eğitim programlarıyla yunusların çeşitli beceriler öğrenmeleri ve göstermeleri sağlanır. Bu davranışlar, yunusların adaptasyonlarına ve yaşam stratejilerine uyum sağlamalarına yardımcı olur.
Yunuslar Aslında Gülümsemezler!
Yunusların anatomik olarak ağız yapıları, dışarıdan bakıldığında sanki gülümsüyormuş gibi görülmelerine sebebiyet vermektedir. Yunusları izleyen insanlar, "Aaa, ne güzel gülüyor, çok mutlu olmalı!" diye düşünecektir. Ancak yunuslar, insanlar gibi duygularını iletmek için yüz kaslarını hareket ettiremezler. Yaralıyken, ağır hastayken veya en sert işkencelere maruz kaldıklarında bile her zaman gülümsüyormuş gibi gözükürler çünkü ağız yapılarını değiştiremezler.
1. Yunuslar, dişi yunusları toplu bir şekilde cinsel ilişkiye zorlayabilir.
Özellikle Bottlenose yunusların 2 veya 3 kişilik grupları, çiftleşmeye isteksiz olan dişiyi zorla cinsel ilişkiye dahil ederler. Dişinin kaçmasına engel olmak için kafalarıyla ve kuyruklarıyla ona sert darbeler vururlar, agresif çığlıklar atarlar. Eğer dişi yunus erkek çetesinden kurtulursa, onu yakalayana kadar kovalamayı sürdürürler.
2. Yunuslar, kendi yavrularını da öldürebilir!
Özellikle erkek yunuslar için bu davranışlar normaldir. Araştırmalar, kimi zaman 5 yetişkin erkek Bottlenose yunusun bir araya gelerek yavru bir Bottlenose yunusu öldürdüğünü net bir şekilde göstermiştir. Bu yavru yunus cinayetlerinin sırrı da çözülmüştür: yavrusu ölen dişiler çok kısa sürede cinsel olarak aktif hale gelirler ve böylece erkekler çiftleşebilirler.
3. Yunuslar çok az uyurlar.
Araştırmacılar, hiçbir mental aktivite kaybı olmaksızın, yunusların 5 gün aralıksız olarak uykusuz kalabileceğini göstermektedir. Yunuslar bu uykusuzluk sürecinden sonra daha fazla uyuyarak arayı kapatma ihtiyacı duymazlar.
4. Bir yunusun hamileliği dokuz ila 16 ay arasında sürer. Anne yunus yavrusunu sütle besler. Yerleşik Orkaların oğulları ve kızları ömür boyu ailelerinin yanında kalırlar.
5. Tüm yunusların konik şekilli dişleri vardır. Bir Risso yunusunda 14 adet, dönen bir yunusta ise 240 adet olabilir.
6. Yaşam süresi, küçük yunus türlerinde yaklaşık 20 yıl ile Orkalar gibi daha büyük yunuslarda 80 yıl veya daha fazla arasında değişmektedir.
7. Yunuslar diğer türlere amaçsız ve eğlencesine saldırılar gerçekleştirebilirler.
Oyun oynamayı çok seven ve sevimli hayvanlar olan yunuslar yakalayabildikleri köpekbalığı yavruları ile insanların "voleybol" oyununa benzer bir oyun oynamaktadırlar. Bu oyun sırasında genelde köpekbalığı yavrularını yaralarlar ve hatta öldürebilirler.