Konya Bilim Merkezi BilimUp

Genetiğimiz Davranışlarımızı Nasıl Etkiler?

Hasan Gürel
5 dk
1293

Genetik faktörler, bir kişinin davranışlarının oluşmasında önemli bir rol oynar. Genetik yapı, insanlar arasında davranış farklılıklarını açıklayan genetik çeşitlilik yaratır. Örneğin; aile geçmişinde alkolizm bulunan bir kişi, alkol bağımlılığı riski taşır ve ilgi duyma olasılığı daha yüksektir. Aynı zamanda, stres duyarlılığı, öfke yönetimi, duygusal sabitlik gibi davranışlar da genetik yapıya dayalı olabilir. Bu faktörler 5 türde incelenebilir.

Davranışı etkileyen genetik faktörler:

· Serotonin ve dopamin hormonu seviyeleri

· X ve Y kromozomları

· MAOA ve COMT gibi beyin kimyasını kontrol eden genler

· Riskli davranışı belirleyen genetik polimorfizmler

· Doğum öncesi ve çocukluk dönemi genetik ve çevresel etkenlerin interaksiyonları(etkileşimleri).

Seratonin ve Dopaminin Davranışlar Üzerine Etkisi

Serotonin ve dopamin hormonları, beyinde bulunan nöronlar arası etkileşimi sağlayan ve sindirim sisteminde üretilen kimyasallardır. Davranışlarımızı ve duygularımızı kontrol eden beyin hücreleri arasında haberleşmeyi sağlarlar. Serotonin düzeyinin yetersizliği, düşük mod, anksiyete, depresyon ve uyku bozuklukları gibi davranış ve duygusal rahatsızlıklara yol açabilir. Dopamin ise motivasyon, ödül sistemi ve hafıza gibi fonksiyonları kontrol eder. Yeterli seviyede olmayan dopamin düzeyleri istek ve motivasyon azalması, hafıza problemleri ve Parkinson Hastalığı gibi davranışsal ve fiziksel problemlere yol açabilir. Serotonin ve dopamin seviyeleri davranışlarımız üzerinde belirleyici bir rol oynar ve bu nedenle bu moleküllerin düzeylerinin doğru seviyede olması çok önemlidir.

X ve Y Kromozomlarının Davranışlara Etkisi

Davranış şeklinin doğuştan, yada sonradan kazanıldığına dair izolasyon (ayırma, tecrit) deneylerinde insan kullanılmaz. Bu nedenle insanın doğuştan olan davranış şekilleri açık ve basit bir şekilde kanıtlanamaz. Bununla birlikte genetik payın insan davranışında ne kadar olduğu belirlenebilir.  Bu durumda X ve Y kromozomları incelenebilir, bu iki kromozom cinsiyet belirleyen kromozomlarımızdır. X kromozomu erkeklerde tek bir adet bulunurken, kadınlarda iki adet bulunur. Y kromozomu ise sadece erkeklerde bulunur. X kromozomu, davranışı belirleyen pek çok geni içerir. Y kromozomu ise cinsiyet belirleyici genler dışında davranışı belirleyen genlere sahip değildir. Genetik hastalıklarda ve psikolojik rahatsızlıkların çocuklara aktarımında incelemeler yapılırken bu sebeple X kromozomu ile çalışılır. Bununla birlikte, X ve Y kromozomlarının eksikliği veya fazlalığı, beyin ve vücut fonksiyonları üzerinde belirgin bir etki yaratabilir. Bu nedenle, X ve Y kromozomları davranışın belirleyicilerinden biri olarak kabul edilir. 

Moleküller biyolojideki son gelişmeler davranışın genler tarafından birebir kodlanmadığını ortaya çıkarmış; "tek gen= tek davranış" şeklinde bir bağlantı olmadığı anlaşılmıştır. Genler, davranışın ortaya çıkmasından sorumlu sinir hücresi topluluğunun hem yapısal hem de metabolik işleyişinden sorumlu olan proteinlerin sentezi için gerekli kodları içermektedir. Dolayısıyla tek tek genlerin hangi davranışları tetiklediği yerine kromozomlar üzerindeki gen bölgeleri ve kromozom sayılarının davranışlar ve metabolik faaliyetler üzerindeki etkileri tespit edilmeye çalışılmaktadır.

MAOA ve COMT Genlerinin Davranışlara Etkisi

MAOA (Monoamine oxidase A) ve COMT (Catechol-O-methyltransferase) gibi beyin kimyasını kontrol eden genler, neurotransmitterların (serotonin, dopamin ve norepinefrin gibi) metabolizmasını kontrol ederler. Bu genler, beyinde bulunan neurotransmitter seviyelerini ve dağılımını etkiler. MAOA geni, serotonin metabolizmasını hızlandırarak beyinde bulunan serotonin seviyelerini azaltabilir. COMT geni ise dopamin metabolizmasını hızlandırarak beyinde bulunan dopamine seviyelerini azaltabilir. Bu genlerin fonksiyonlarının bozulması, davranışsal ve duygusal problemlere yol açabilir. Örneğin; MAOA geninin hipersensitif alleli, düşük mood, anksiyete, depresyon ve agresif davranışlarla ilişkili olabilir. COMT geninin hipersensitif alleli ise düşük motivasyon, düşük performans ve stresle başa çıkma yeteneğinde azalma ile ilişkili olabilir. Bu nedenle, MAOA ve COMT gibi beyin kimyasını kontrol eden genler davranış üzerinde belirleyici bir rol oynar.

Riskli Davranışı Belirleyen Genetik Polimorfizmler

Polimorfizm, davranışsal, fiziksel ve biyolojik çeşitliliğin temeli olarak kabul edilir. Riskli davranışı belirleyen genetik polimorfizmler, belirli genlerdeki değişikliklerdir ve bu değişiklikler davranış üzerinde belirleyici bir rol oynar. Örneğin; DRD2 ve DAT1 genleri, dopamin sistemini kontrol eder ve riskli davranışları belirleyebilir. DRD2 gen polimorfizmi, alkol ve uyuşturucu bağımlılığı gibi riskli davranışlarla ilişkili olabilir. DAT1 gen polimorfizmi ise, impulsif yani içgüdüler ile ortaya çıkan davranışlar, ADHD ve alkol bağımlılığı gibi riskli davranışlarla ilişkili olabilir. Bununla birlikte, genetik polimorfizmler yalnızca davranışın belirleyicisi değildir, aynı zamanda çevresel faktörler ve kişisel özellikler gibi faktörlerle birlikte davranışı belirler. Bu nedenle, riskli davranışı belirleyen genetik polimorfizmler davranış üzerinde belirleyici bir etkiye sahiptir, ancak tek başına davranışı açıklayamaz.

Doğum Öncesi ve Çocukluk Döneminin Davranışlara Etkisi

Doğum öncesi ve çocukluk dönemi, çocuğun gelecekteki davranışlarının belirlenmesinde önemli bir rol oynar. Bu dönemde, genetik ve çevresel etkenler birbiriyle etkileşim kurar ve davranış üzerinde belirleyici bir etkiye sahiptir. Genetik faktörler, beyin gelişimi ve nöronlar arası etkileşimden sorumlu kimyasal sistemlerin fonksiyonlarını belirler. Çevresel faktörlerden olan; aile içi çatışma, stres, fiziksel ve duygusal istismar gibi faktörler beyin gelişimini ve davranışı etkiler. Bu, davranışsal bozukluklar, depresyon, anksiyete ve davranışsal sorunlar gibi davranışsal problemlere yol açabilir. Aynı zamanda, bu genler arası etkileşimi, pozitif davranışları ve duygusal sağlığı da etkileyebilir. Bu nedenle, doğum öncesi ve çocukluk dönemi genetik ve çevresel etkenlerin etkileşimi davranış üzerinde belirleyici bir rol oynar.

Sonuç olarak, genetik faktörler davranışların oluşmasında çeşitli roller oynar. Ancak, tek başına davranışları tam olarak açıklayamaz ve çevresel etkenler ve öğrenme deneyimleri de davranışları etkiler. Bu nedenle, kişinin genetik yapısının yanı sıra onun çevresindeki faktörlerin ve deneyimlerinin de davranışlarını belirleyebileceği unutulmamalıdır. 2022'de tamamlanan İnsan Genom Projesi kapsamında, genetik bilgi ifadesinin anlaşılması ve bu bilginin uygulanması ile ilgili çabalar, yeni toplumların oluşturulmasında yeni seçenekler ortaya koymaktadır. Bizler yüzyıllardır çocuklarımızın büyüyüp geliştiği çevrelerini kontrol ederek, eğiterek, v.b. kimliklerini şekillendiriyoruz. Fakat yatkın oldukları genetik davranışlar ve kimyasal etkileşimleri sebebiyle davranışları çeşitlilik kazanarak birçok hastalık ve davranış bozukluğuna yatkınlık gösteriyor olabilirler. Eğitim, davranış genetiğinin ileri teknolojik müdahaleleri ile sağlayabileceği hedeflerin aynısına ulaşmayı başaran klasik metot olarak düşünülebilir. Genetiğin davranışlar üzerindeki etkisi bilinerek eğitim süreçlerinde yönlendirme ve aile tahsilinde yatkınlıklar göz önünde bulundurularak çevresel dinamikler üretilebilir. 

Kaynakça
  1. Genetics of personality: are we making progress?, S Van Gestel & C Van Broeckhoven, https://www.nature.com/articles/4001367 
  2. The genetics of human personality, S. Sanchez-Roige, J. C. Gray, J. MacKillop, C.-H. Chen, A. A. Palmer, https://doi.org/10.1111/gbb.12439 
  3. Ali Osman ENGİN1,  Davranışlarımızın Genetik ve Çevresel Boyutları, Kafkas Üniv Fen Bil Derg1(2): 37-56, 2008

Benzer Makaleler
CRISPR ile İnsan Genetiğini Değiştirmek Mümkün Mü?
Korkular Genetik Yolla Aktarılabilir Mi?
Nobel Ödüllü Genetik Çalışması: CRISPR-CAS9 Nedir?
Çevrenin Kalıtımı: Epigenetik Nedir?
Genler Ne İşe Yarar: Protein Sentezi
Gen Dizisinden Proteinler Nasıl Üretilir? Santral (Merkezi) Dogma Nedir?
Neden Tek Yumurta İkizlerinin Parmak İzleri Aynı Değil?
Akraba Evliliği Sakıncalı Mıdır, Genetik Sonuçları Nelerdir?
Yeni Ürün: GDO'lu Mor Domates
Kanser Genetiği: Tümör Proteini p53’ün Kanserdeki Rolü
ANASAYFA
RASTGELE
KATEGORİLER
POPÜLER
EN YENİLER