Hemen hemen hepimiz annemizin bizi uyutmadan önce kısık sesle okuduğu o masalların ya da söylediği ninnilerin bünyemizdeki etkisini hatırlarız. O rahatlama hissi ve güven duygusuyla birlikte bir de annemizin usul usul saçımızı okşaması bir karıncalanma hissi ile bizi huzurlu bir uykuya yolcu eder. Peki ya daha önce hiç kitap sayfalarının çevrilmesi gibi belirli ses örüntülerinin olduğu ortamlarda, örneğin kütüphanelerde neden daha kolay odaklandığınızı düşünmüş müydünüz? Ya sizlere bu iki örneğin de bilimsel bir temele dayandığını söylesem.
Son zamanlarda sosyal medya platformlarında fazlasıyla dikkat çeken sabun kesme videolarına ya da insanların iştah kabartan bir şekilde (!) bir şeyler yediği mukbang videolarına denk gelmişsinizdir. ASMR (Autonomous Sensory Meridian Response/Otonom Duyusal Meridyen Tepki) olarak bilinen bu durum bazı gündelik görsel ve işitsel tetikleyiciler sonucu oluşan, genellikle kafa derisinden aşağı doğru hareket eden hoş bir fizyolojik karıncalanma olarak tanımlanmaktadır. Kökeni 2009 yılında Maria isimli bir YouTuber’ın sakinleştirici bulduğu çeşitli sesleri kaydederek “Gentle Whispering” adlı kanalında paylaşmasına dayanan ASMR farklı türlere sahiptir.
Bireylerde rahatlamayı tetikleyen ASMR uyaranları (trigger) işitsel, görsel, dokunsal ya da kokusal olarak gruplanmıştır. Bireysel farklılıklardan kaynaklanan bu sınıflamadaki tetikleyicilere fısıltılı konuşmalar, fısıltıya okunan kitaplar ya da söylenen şarkılar gibi aktiviteler örnek verilebilmektedir. Öte yandan yemek yiyen insanların videoları, saçını fırçalayan birinin görüntüleri, kişinin tırnaklarıyla çeşitli nesnelerde ya da yüzeylerde çıkardıkları sesler gibi pek çok farklı durumun da ASMR için tetikleyici olabildiği görülmektedir. ASMR içerikleri arasında en fazla yer tutanlardan biri de şüphesiz “Kişisel Dikkat (Personal Attention)” videolarıdır. Bu ASMR türünde içerik üreticisinin kamera merceğiyle bakışması izleyicide göz teması kurduğu hissi uyandırmaktadır. İzleyicilere önemsendiğini hissettirecek ya da motivasyonlarını artıracak sözlerin söylenmesi de bu videoların içeriğini oluşturmaktadır.
ASMR’ın Faydaları Nelerdir?
Anlamsız bir duyu uyarılması gibi görünse de tıp ve psikoloji gibi alanlarda yapılan bilimsel araştırmalar ASMR videolarının izleyiciler üzerinde psikolojik ve fizyolojik bazı yararları olduğunu ortaya koymuştur. ASMR videoları izleyen bireylerde depresif belirtilerin azaldığı, stresin azaldığı, kalp ritminde yavaşlama olduğu saptanmıştır. Özellikle uykusuzluk ve depresyon problemleri yaşayan insanlarda önemli ölçüde gevşeme ve rahatlama sağlandığı ve ASMR videolarının bu insanların daha iyi bir ruh haline geçmelerine yardımcı olduğu gibi dikkat çekici sonuçlar da göze çarpmaktadır. Son birkaç yılda beyin görüntüleme teknikleri ile gerçekleştirilen çalışmalar ASMR videolarının izlenmesi sırasında bireylerin beyinlerinde gevşeme ile ilişkili dalgalar olan alfa beyin dalgalarının sayısında artış olduğunu göstermektedir. Modern hayatın gürültülü şehirlerinde yaşayan bizlerin iyi oluş düzeyini artıran ASMR’ın aynı zamanda kronik ağrılar gibi farklı fizyolojik problemlerin belirtilerini de azalttığı gözlemlenmiştir. Yapılan araştırmaların büyük çoğunluğunda ASMR videolarının bireylerin kaygı düzeyleri üzerinde hafifletici etkisinin olduğu görülmektedir.
Bu sonuçlar araştırmacılar tarafından ASMR videolarının bireylerde mutluluğu ve rahatlamayı artırma potansiyelinin yanında üzerinde uğraşılan herhangi bir göreve konsantre olma yeteneğini yükseltme gibi bir etkisinin de olabileceği şeklinde değerlendirilmiştir. Nitekim bazı çalışmalar ASMR videoları izleyen bireylerin farkındalık düzeylerinin izlemeyenlere oranla daha yüksek olduğunu ortaya koymuştur. ASMR videolarının, bireylerin dikkat sürecinde aktif rol oynayan dopamin hormonunun salınımını tetikleyerek dikkati kolaylaştırdığı tespit edilmiştir. Tıp fakültesi öğrencileriyle gerçekleştirilen bir çalışmada katılımcılar herhangi bir müdahalenin olmadığı kontrol grubu ve iki hafta boyunca uyumadan 20 dk öncesinde kendilerine ASMR uygulanan müdahale grubu olmak üzere ikiye ayrılmıştır. Bu araştırma sonucunda uyumadan 20 dk önce ASMR uygulanan gruptaki katılımcıların dikkat işlevlerinde anlamlı artışlar olduğu saptanmıştır. Ayrıca ASMR içerikli, konuşma ya da talimat olmaksızın sadece saatlerce ders çalışan insanların görüntülerinden oluşan “Benimle Çalış (Study With Me)” videolarının da bireylerin odaklanmalarını kolaylaştırıcı etkisi olduğu tespit edilmiştir.
Tüm bu çalışmalar yağmurlu bir günde pencerenize vuran damlaların sesiyle ya da yanı başınızda defterine bir şeyler karalayan bir öğrenciyle çalıştığınız kütüphanede neden daha kolay odaklandığınızı açıklar nitelikte. Yavaşça çevrilen bir kitap sayfasının çıkardığı ses, bir kalemin kağıdı çizerken çıkardığı ses, sinema salonunda yanındaki arkadaşına fısıltıyla bir şeyler anlatan birinden duyduğunuz sesler, yemek hazırlarken açtığınız paketlerin ambalajlarından çıkan sesler, kuaförde saçınızı kestirirken ya da masaj yaptırırken hissettiğiniz karıncalanma ya da sadece çeşitli enstrümanlardan gelen hafif melodiler. İşte günlük hayatta duyduğumuz, gördüğümüz ya da hissettiğimiz pek çok şey aslında farkında olmasak da bize rahatlama veya odaklanma imkanı sunmakta. Ancak burada ASMR tetikleyicilerinin bireysel farklılıklardan etkilendiğini, size rahatlatıcı gelen sesin bir başkasına itici gelebildiğini ya da sizin odaklanmanızı kolaylaştıran bir sesin bir başkasında uykuya hazırlayıcı etki gösterebileceğini unutmamak gerek.